Ahşap'tan Resim Yaptıran Sanat “AHŞAPKARİ”




"Ahşapkari" şimdiye kadar hiç görmediğim ve duymadığım bir el sanatıydı... Minik ahşap parçalarından resim yapıyordu sanatçı Mehmet Şakir Ünlü. Kendisi dünyada bu sanatı ilk kez uygulayan ve bu sanata isim veren kişi. Kendisine Ahşapkari'ye dair konuşma isteğimi kabul ettiği için bir kez daha teşekkür ediyorum.

Öncelikle sizi tanıyalım, Mehmet Şakir Ünlü kimdir?

1955 İnegöl doğumluyum. Evli ve bir kız çocuk babasıyım. Ahşaba, sanata aşık olan ama bu düşünü ancak geç yaşlarında yaşama geçiren, hep farklı bir şeyler yapma isteği ile yanıp tutuşan, sanatta da değişik çalışma şekillerini denemeye çalışan, aynı zamanda tasarım delisi bir sanatçı diyebiliriz.

Ahşapları böylesine güzel bir şekilde buluşturma fikri nasıl ortaya çıktı? Ne zaman başladınız?
Ahşaba olan yakınlığım doğduğum şehirle yakından ilgili. Çocukluğum ahşap parçacıklarından, atık ahşaplardan objeler yapmakla geçti… İlkokulda iken bile objeler, heykeller, alçıdan büstler yapıyordum. Karakalem ve renkli boya ile mükemmel resimler çiziyordum. Ama bu yeteneklerimi doğru yola kanalize edecek, yol gösterecek kimseler olmayınca farklı okullar, farklı işler yaşamıma giriverdi.
Atık ahşaplardan daha farklı neler yapabilirim düşüncesi o yıllardan beri kafamı kurcaladı durdu. Ülkemizdeki ağaç  türlerinin renkleri genellikle kahverenginin tonları ya da beyazdır. Bundan 4 - 5 yıl önce dünyada ağacın çok farklı renklerinin olduğunu farkedince düşüncede yaşama geçmeye başladı. Genellikle tropikal ağaçların renkleri çok ilgi çekici. Dünyada her renk ağaç var; kırmızı, sarı, yeşil, mor, mavi, siyah ve ara renklerde olanlar…
Renkleri bulunca ahşaptan mozaik benzeri bir çalışma da başlamış oldu 4 yıl önce.


Ahşapkari ismi nasıl ortaya çıktı, hikayesi nedir?
Çevremdeki dostlarımla, arkadaşlarla isim konusunda epey düşünüldü. Ağaçkari, İnegölkari, Ahşapkari, Ahşapart vb. birçok isim arasından ortak kararla “Ahşapkari” ismi konulmuş oldu. Bu konuda bana yardımcı olan dostlarıma çok teşekkürler…
Ahşapkari,geçmişimizde olan özellikle ahşap işi Kündekari ve Telkari,Edirnekari’yi çağrıştırması anlamında tam oturdu. Örneğin Kündekari; ahşap parçalarını hiçbir çivi vb. malzeme olmadan birleştirerek eserler yapma sanatıdır. Telkari; minik gümüş tel parçalarını birleştirerek objeler yaratma sanatıdır. Ahşapkari de bu anlamda hepsinden bir şeyler aldı ve güzel bir isim oldu.

Ahşapkari Sanatı’nı dünyada ilk kez uygulayan kişi olarak sanatınızın zorlukları nelerdir?
Her aşaması gerçekten zor bir sanat. Yurt dışından gelen ahşabın temini, onların minik parçalara ayrılması için büyük makinalarda oldukça tehlikeli kesim işini yapmak başlı başına zor bir süreç. Ahşabın temini konusunda atık parçalarını benimle paylaşan firmalara buradan çok teşekkür ediyorum. Sonrasında resimleri yapmak oldukça uzun bir zaman. Bazen bir ay, bazen aylarca… Binlerce parçacığı tek tek yapıştırarak parçadan bütüne ulaşma çabası. Bir puzzle tamamlar gibi. Bitince dolgu verniği, zımparalama, tekrar koruyucu vernik atma, çerçeveleme yaparak tabloyu tamamlama…
Tabii tabloları yapmanın yanında tanıtma, sergiler açabilme, ürettiklerini satabilme işin diğer zor yanları… Yeni bir sanat olması nedeniyle tanıtım benim açımdan çok önemli. Bu nedenle burada size de çok teşekkür ediyorum ilginizden dolayı.
Ülkemizde sanata gereken ilgi ve destek malesef gösterilmiyor. Medyada gereken yeri bulamıyorum. Koleksiyonerlerin bir kısmı gerçekten sanata değil gelecekte para edeceklere yatırım yapmakta.
Bir de en zor olan kısım; Birebir tablolarımı görmekle fotoğraflarını görmek arasında epey fark olması. Fotograflardan işin incelikleri, güzelliği, ayrıntıları, zorluğu malesef belli olmuyor. Bunu en yakınımdakiler dahil herkes söylüyor. Bu nedenle sergiler açarak geniş kitlelere gösterebilmek, tanıtabilmek  benim için çok önemli.



Malzemleri nasıl temin ediyorsunuz, ahşap hangi aşamalardan geçiyor?
Kullananlardan atıkları alarak, olmazsa ithal edenlerden ücretini ödemek suretiyle temin ediyorum. Dediğim gibi ahşapları minik parçalara ayırabilmek çok zor ve çok tehlikeli bir süreç.
Dikkatli olmak zorundasınız, makineye her an parmaklarınızı kaptırabilirsiniz. Bu iş için özel makine sanırım yapılabilir, tabii bu da maddi değeri yüksek olan bir şey. Ayrıca makineyi çalıştarabilmek içinde ona göre bir atölyeye ihtiyaç…
Aşamaları Youtube’daki videolarımdan da görebilirsiniz.


Ahşapkari Sanatı tablolarını oluştururken esin kaynağınız nedir? İstek üzerine yapıyor musunuz?
Bugüne kadar ahşap parçacıklarından her tür resim çalışması yapılabiliniri ispatlamakla geçti. Portre, manzara, natürmort yaparak bunları yaşama geçirdim. Tabii bu arada yeni yöntemlerde geliştirdim bu tabloları yaparken, çünkü benden önce yapılmış örnekler yoktu. Resimleri yaparken bu yöntemleri yaşama geçirecek olanları seçmeye çalıştım.
Örneğin Tarkan tablosunda başındaki bereyi, yüzündeki kirli sakalı düşünerek seçtim. Daha önce hiç denememiştim bunları. Kirli sakal yapma işi başarılı oldu ama çok zor bir süreçti, tek tek minicik ahşap kaplama parçalarını yerleştirmek gerçekten zor ama güzel bir deney oldu. Ahşapkari mozaiğe benzemekle beraber farklı yönleri de bulunmaktadır. Mozaiğin aksine parçalar arasında derz araklıkları yoktur, parçalar olabildiğince bitişiktir. Bu özelliği resimlere üç boyutluluk vermektedir, aynı bilgisayar pikseli gibidir. Zaten mozaiği bulanlar bugünün dijital teknolojisinin de yaratıcılarıdır. Zira resimlerin noktalardan,parçalardan oluştuğunu keşfetmişlerdir. Ahşapkari Sanatı’nın mozaikten farklı diğer bir özelliği ise saç, sakal, kaş, bıyık vb. yerlerde ahşap kaplama parçalarından faydalanmasıdır. Ahşap kaplamayı bugüne kadar bu şekilde uygulayan çıkmamıştır.Bu özellikleri ile Ahşapkari Sanatı dünyada tekdir.

Ahşapkari Sanatı’yla ilgilenmek için ne tür kişisel ve fiziksel özellikler gerekiyor?
En başında resim yapabilme yeteneğiniz olmalı. Örneğin özellikle bir portre çalışmasında yüze yapıştırılan her bir parçanın yeri çok önemlidir. Herkesin bir yüz haritası, enlemi - boylamı vardır. Portre çalışmak zor bir iştir. Elinizde boya vb. yok, ahşap parçacıklarından başkası yok. Bazı sanatçı arkadaşlar portre çalışması yapma demişti zira benzetemeyebilirsin, eleştirilirsin gibisinden. Ama ben inatla yaptım ve bugüne kadar başarısız da olmadım çok şükür. Bunların dışında ağaçtan, ahşaptan anlamak gerekiyor. Ahşap kesilse bile yaşayan bir varlık. Zamanla renk değiştirebilir,dış etkenlerden etkilenebilir. Ahşabın kesilmesi,parçacık haline getirilmesi de ayrı bir fiziksel güç gerektirmekte tabii.

Ahşapkari Sanatı’na ilgi nasıl? En çok kimler ilgi gösteriyor?

İlgi gerçekten çok yoğun. Görenler ilk başta inanamıyorlar tabloların ahşap parçacıklarından yapıldığına. Görenlerin ilk tepkisi "İnanılmaz,olağanüstü,bugüne dek görmedim, siz ne kadar sabırlısınız" gibisinden cümleler oluyor. Toplumun her kesiminden, her yaştan ilgi var,özellikle gençlerin ilgi göstermesi beni mutlu ediyor.

Eserlerinizin hepsi satışa çıkıyor mu? http://www.ahsapkari.com/ sitenizden eserlerinize ulaşmak mümkün mü?
Satışım var tabii. Emek - yoğun bir sanatın karşılığını da almak gerekiyor. Zira sanatımı geliştirmek, yeni projeler yapmak için satış çok gerekli bir şey. Web sitemden ulaşabilirler ama siteme gereken ilgiyi gösterecek zaman bulamıyorum maalesef. O nedenle Facebook, Twitter, Instagram, Google, Pinterest vb. daha güncel ve pratik yerlerden, Youtube’daki videolarımdan incelemeleri daha iyi olur.


Meraklısına ve yeni nesillere bu sanatı öğretmek adına çalışmanız var mı?
Birkaç kurs vb. çalışma oldu. Pera Müzesi’nde bir ara çalışma
yaptık. Ama gerçekten zor bir sanat, sabır istiyor. İsteyenler de var ama olanaklarım yok bu konuda. Taksim’deki  etkinlikte bu da gündeme geldi, bir arkadaş kartımı aldı İsmek’teki yetkililere ulaştıracağını söyledi, henüz geri dönüş olmadı. Ben de tabii ki çok istiyorum kurs vermeyi, öğretmeyi. Geleceğe taşımamız gerekir. Bu olanaklar yaratılırsa sevinirim. Taksim’deki sanat etkinliğinde bir arkadaşım da küçük bir Ahşapkari Sanatı çalışması yapabilecekler  için malzeme hazırlayıp sat dedi, uyguladım son günlerde,ilgi de oldu.

Ahşapkari Sanatı resmî kurumlar tarafından destekleniyor mu bu konuda çalışmalar var mı?
Şu ana kadar olmadı. Yine Taksim etkinliğinde Kültür ve Turizm Bakanlığı "Geleneksel El Sanatları" yetkilileriyle görüşmelerimiz oldu. Ama yaptığım sanatın geçmişi yok, yeni bir sanat olduğundan onların bölümüne girmiyor. Çok beğendiler,özellikle yabancı ülkelerde çok ilgi çekeceğini de belirterek bakanlığın Görsel Sanatlar Müdürlüğüne yazmamı istediler. Ben de yazdım ama henüz yanıt gelmedi. Resmi kurumların desteğini özellikle çok bekliyorum. Bu çok farklı sanatı yurt dışında da tanıtarak, ülkemizin adını da duyuralım. Umarım sesimi duyanlar olur.

Hedefiniz ve bundan sonraki planlarınız neler?
Hedefim Ahşapkari Sanatı’nı geliştirmek,ülkemize ve dış dünyaya bir an önce tanıtabilmek. Ahşapkari Sanatı ile bundan sonra konu bazında farklı projeler yapmak, çağdaş sanatlara uygulamak vb. düşüncelerim var. Tabii bunlar için desteklere ihtiyacım var.
Baştada söylediğim gibi farklı çalışmalar yapmak özümde var. Tuval üzerine yağlıboya - akrilik çalışmada da düşüncelerim var. Örneğin adına pART dediğim bir çalışmam oldu ama tam anlamıyla yaşama geçiremedim. Ortadoğu’yu, savaşları, göçleri anlatacak bir proje için Filistin Büyükelçiliği ile görüştüm, Filistin’den objeler gerekliydi,ama maalesef Gazze’den dışarıya iğne bile çıkarmak güç. pART da dünyada ses getirecek,ekol olacak bir çalışma.
Ayrıca bunların haricinde tasarımlarım var,özellikle zeka oyuncakları konusunda çalışmalarım var. Hatta 2010 yılında bir bankaya da bazı oyuncak tasarımlarımı sattım. Bu yılın başlarında THY ye sunduğum çalışmalar ve yaşama geçiremediğim birçok tasarımım da var. Ahşapkari Sanatı’na gösterdiğiniz ilgi için çok teşekkürler. Umarım sayenizde sesimi duyan kurumlar,kuruluşlar,medya yetkilileri olur da sanatımın tanıtımını yapabilirim.



UYARI: Tüm hakları www.sibelizliyor.com 'a aittir. http://www.sibelizliyor.com'da yayınlanan yazı ve fotoğrafların tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz.

Yorumlar

  1. Emeğe dayalı böyle güzel bir çalışmayı gündeme getirdiğin için sibelizliyor.com
    u kutlarım...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Değerli yorumunuz için çok teşekkür ederim. Saygıyla, sevgiyle...

      Sil

Yorum Gönder